Namaz kazaya
bırakılmaz, kazaya kalır. Namaz geçersiz
sudan bahanelerle kazaya bırakılmaz. İşyeri,
okul, hastane hiçbiri namaza bahane engel değildir. Namaz,
boynunu dâhil oynatamayan felçli hariç hiçbir kimseden, hiçbir şekilde düşmez. Hiç
namaz kılmayan kardeşlerimiz en en en azından sadece farzlarını kılıp vebalden
kurtulalım.
‘N’
ida ile başlar Hakkın Mübarek daveti..!
‘A’
bdest ile ferah bulur gaflet ehli..!
‘M’
iracın müjdesi, sıratın bileti!
‘A’
kıbet-i ömrümde huzur bulduğum,
‘Z’
amanı ahirin tek merhemi..!
Günahı bırakamasan da namaza düzenlice devam et çünkü
namazsızlık, kâfir olmaktan sonraki en en en büyük günahtır. Umulur
ki, Mevlam o namaz ve sonunda edilen dualar hürmetine o günaha karşı soğutur
bıraktırır bu olmasa bile namazın sevabı o günahı yok eder inşaAllah. Tesettürsüz
olup namaz kılan, çarşaflı olup namaz kılmayandan çok daha üstündür. Namazı
tam olmayana ahirette zor hesap olacaktır. Namazsızlık
günahını hiçbir sevap geçemez. İlla 5 vakit namaz
şarttır namaza başlayıp bir yandan da kazalarımıza başlayalım inşaAllah.
Bu yazıyı paylaşalım ki belki birine
vesile oluruz. Vesile olduğumuz için bizde onun kıldığı namazların sevabının
aynısını alırız...
HERKESİN OKUMASINA
VESİLE OLMAK İÇİN PAYLAŞALIM
"Bir
vakit Namazını kaçırdıysan oturup düşünmen lazım;
Acaba
ben ne yaptım da Rabbim beni bugün huzura kabul etmedi." diye
Namaz
kılmak bir insanın yeryüzünde ulaşabileceği en büyük mutluluk…
Namazda
Allah'ın huzuruna çıkıp O'na durumunu arz etmek, O'nun la olduğunu bilmek ve
durumunu arz etmek hiçbir kelimeye sığmayacak tarifsiz bir duygu…
Rabbimiz
bizi çok seviyor, bizi muhatap kabul ediyor ve her beş vakitte; buyur kulum
diyor…
Ezan
sesini duyup da; Allah'ın huzuruna davet ettiğinin bilincini taşıyan her insan;
can ile baş ile O'na yöneliyor.
Şah
damarından daha yakın olan Rabbi ile buluşuyor.
Yarın kabirde, ahirette
ilk sorgumuz imandan sonra namaz... Allah soracak; “Kulum
ben seni huzuruma davet ettim neden gelmedin?” dediğinde ne cevap vereceğiz… Davete
icabet etmek şart ayrıca davet eden annen baban amirin komutanın değil onları
da senide yaratan, kâinatın yegâne güç ve saltanat sahibi ALLAH SENİ HUZURUNA
ÇAĞIRIYOR VE SEN GİTMİYORSUN ÖYLE Mİ?
Namaza
dinin direği diyoruz peki neden? Neden biliyor musunuz? Namazla samimiyet ve
huşuyla Allah'a yönelen insan asla ve asla kötülüğe yer vermiyor yaşamında…
Ancak
her şeyde olduğu gibi, namazda da samimiyetle yönelmek çok önemli..
Samimiyetsiz
kılınan namazdan tabii ki hayır görmek; imkânsız... (Ama kabulse en azından ahirette namaz
kılmama günahı ve bunun vebalinden kurtulunur. Bir vakit namaz kılmama cezası
80 sene ateşte yanmaktır. Söylesene 1 dk çakmak ateşine bile dayanabilir misin?
Cehennem ateşi 70 kat daha sıcak, 1dk ya bile dayanamıyorsun, azap sadece elden
değil tüm vücuda olacaktır ve ölmek azaptan kurtulmakta yok)
Tam
manasıyla kalben huzura yönelmek gerekiyor. Kalben yönelen kişi; namazını
kıldıktan sonra; Rabbine verdiği sözden geri dönmez…
Bilir
ki Rabbi onun her yaptığı görüyor, işitiyor…
Yarın
ahirette her yaptığının hesabını verecek… Bu bilinçte olan insan için; yaşamın
anlamı Allah'ı razı etmek.
Peki,
ben neden namaz kılamıyorum, tüm bunları bilmeme rağmen diyen kardeşlerime
tavsiyem;
Yaşadığımız
her anın Allah'ın bizimle olduğunu bilmemiz ve her an Allah'ın bizi kontrol
ettiğini hiç aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor. Burası fani dünya… Hiç birimiz kalıcı değiliz, hepimiz göçüp
gideceğiz… Giderken sadece ve sadece burada yaptığımız amellerimizi
götüreceğiz..
Ve
o dehşetli gün geldiğinde; hepimiz bir başımıza hesap vereceğiz Allah'ın
huzurunda.
Gelin
şuan bir başlangıç yapın... Şuan hangi vaktin namazı varsa onu kıl.
ASLA ERTELEMEYİN. YA
SEN NAMAZ KILMADAN NAMAZIN KILINIRSA. GEÇERSİZ
SEBEPLERLE VEYA BİLEREK KAZAYA BIRAKMA. UNUTMA !
ARABANIN ÖNÜNE ATLAYANA KAZA YAPTI DENMEZ İNTİHAR ETTİ DENİLİR.
Ezan
sesini duyduğunuzda; gidin abdest alın. Tam olarak bilmiyorsanız yine de
bildikleriniz ile kılın namazınızı. Allah kabul eder inşaAllah. (Tabi ki namazı abdesti bozan şeyleri bilmiyorsanız onu da bir
yandan öğrenin ona uygun namaz kılmak gerekir.)
Çıkın Rabbin
huzuruna… O'na arz edin durumunuzu... Namaz bitiminde dua edin Rabbe. Halinizi
arz edin gözyaşları ile birlikte… İnanın yaşayacağınız 5-6 dakikalık namaz
kılma mutluluğunuzu yeryüzünde hiçbir şeye değişmeyeceksiniz.
SADECE
NAMAZ KILMAKLA CENNETE GİRİLEMEZ.
NAMAZ
KILMADAN, CENNETE HİÇ GİRİLMEZ.
Cennete girmek
için, sadece namaz kılmak yeterli değildir. (Sadece namazla olmaz) demek,
namazı hafife almak olur. Namaz kılan, Ehl-i sünnet itikadında değilse, mutlaka
cehenneme girecek, imanını kurtarabildiyse, sonunda cennete girecektir; fakat
itikadı doğru olmayanın, imanla ölmesi çok zordur. İtikadının bozukluğu küfre
sebep olmuşsa, o zaman cehennemde ebedi kalır.
Namaz
kılmayan da, imanını kurtarabilirse, günahlarının cezasını çektikten sonra
cennete girebilir; ama namaz kılmayanın imanla ölmesi çok zordur. İmam-ı
Rabbani hazretleri buyuruyor ki:Kıyamette önce, namazdan sorulacaktır. Namaz
doğruysa, diğerlerinin hesabı, Allahü Teâlâ’nın yardımıyla kolay geçecektir.
(2/67)
Vazife mukaddestir.
“Önce iş, sonra namaz” diyerek namaz kıldırmamak doğru değildir. Namaz kılmakla
işverenin hakkı geçmiş olmaz. Yani işverenin namaza mani olma hakkı olmaz. Birinci
vazife, en büyük âmirin emrini yapmak olduğuna göre, en büyük âmir ne diyor?
(İmandan sonra en büyük vazife namaz kılmaktır) buyuruyor. Namaz kılmayanın
ibadetleri, iyi işleri kabul olmadığı gibi, kazancı da bereketsiz olur.
Namaz
kılmak, işi aksatmaz. Hatta namaz kılan, işini daha canla başla yapmaya gayret
eder. Namaz kılan, kul hakkından, haramdan korkar, vazifesini ihmal etmez.
(Namaz kılmaya vaktim yok) demek veya başka bahane uydurmak, beynamaz
mazeretidir, namazın önemini bilmemektir.
NAMAZ
KILMAMA BAHANELERİ
-Namaz kılanları da görüyoruz (sen
namaz kılanların iyisi olsana)
-Önemli olan kalp temizliği (ibadeti gereksiz göstermek kişiyi dinden çıkartır)
-Çalışmakta ibadettir. (hem
dünyaya hem ahirete çalışsana)
-Dedem hacı, annem kapalı (onların
yemek yemesiyle sen doyar mısın ki onlara güveniyorsun )
-Başlayıp bırakmak daha büyük günah (hâlbuki ne kadar kılarsan kârdasın, borcun o kadar az olur bir
vakit farz namaz için 80 sene yanmak söz konusu ona göre)
-Eskiden kuran kursunda okuyordum (eee şimdi üzerinden namaz ibadet borcu kalktı mı? Emekliliğe mi
ayrıldın ibadette? Ölünceye kadar Rabbine itaat etmelisin)
-Ooo elelam neler yapıyor benim yaptıklarım bir şey değil bir
namazımı kılmıyorum başkada bir şeyim yok (günahını
küçümsemek hele ki namazsızlığı küçümsemek normal göstermek çok tehlikelidir.)
-Abdest zor geliyor abdest olmasa 10 vakitte kılarım (gülü seven dikenine katlanır, kolaylık olsun diye ayağına mesh
kullanabilirsin)
-Kalkamıyorum (nedense
okula işe oldu mu kalkılıyor, sabah şu saatte şurada olana tam altın verilecek
denilse geceden kalırsın hâlbuki sabah namazının sadece farzı dünya ve içindeki
her şeyden daha hayırlıdır farzı sünnetinden binlerce kat üstün)
NAMAZIN ÖNEMİ
Bir insan
her türlü kötülüğü işlese, namaz kılmaya devam etse, namazı doğru olarak kılsa,
kötülüklerin çoğunu, hatta tamamını terk eder; çünkü Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor
ki: Namaz, münker ve fahşadan
[edepsizlikten, akla ve dine uymayan her türlü kötülükten, her türlü günahtan]
alıkoyar. [Ankebut 45]
Namazın dindeki
yeri, başın vücuttaki yeri gibidir. [Taberani]
Namaz,
her hayrın, her iyiliğin anahtarıdır. [Taberani]
Rasulullah
“sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdu ki:
Ey ümmet ve Eshabım! Şartlarına uygun olarak kılınan namaz, Allahü Teâlâ’nın razı olduğu bütün amellerin en faziletlisidir. Peygamberlerin sünnetidir. Meleklerin sevdiğidir. Marifetin, arz ve semavatın [yerlerin ve göklerin] nurudur. Bedenin kuvvetidir. Rızkın bereketidir. Duanın kabulüne sebeptir. Melek-ül-mevt [ölüm meleği] arasında şefaatçidir. Kabirde ışıktır. Münker ve Nekir’e cevaptır. Kıyamet gününde üzerine gölgedir. Cehennem ateşiyle kendi arasında siperdir. Sırat köprüsünü yıldırım gibi geçiricidir. Cennetin anahtarıdır. Cennette başına taçtır. Allahü Teâlâ müminlere, namazdan efdal (faziletli) hiçbir şey vermemiştir. Eğer namazdan efdal bir ibadet olsaydı, en önce müminlere onu verirdi. Zira meleklerin kimi devamlı kıyamda (ayakta), kimi rükû’da, kimi secdede, kimi kâdededir (oturuştadır). Bunların cümlesini bir rekât namazda toplayıp, müminlere hediye verdi. Çünkü namaz, imanın başı, dinin direği ve İslam'ın kavli ve müminlerin miracıdır. Yer ve göğün nurudur. Cehennemden kurtarıcıdır.
Ey ümmet ve Eshabım! Şartlarına uygun olarak kılınan namaz, Allahü Teâlâ’nın razı olduğu bütün amellerin en faziletlisidir. Peygamberlerin sünnetidir. Meleklerin sevdiğidir. Marifetin, arz ve semavatın [yerlerin ve göklerin] nurudur. Bedenin kuvvetidir. Rızkın bereketidir. Duanın kabulüne sebeptir. Melek-ül-mevt [ölüm meleği] arasında şefaatçidir. Kabirde ışıktır. Münker ve Nekir’e cevaptır. Kıyamet gününde üzerine gölgedir. Cehennem ateşiyle kendi arasında siperdir. Sırat köprüsünü yıldırım gibi geçiricidir. Cennetin anahtarıdır. Cennette başına taçtır. Allahü Teâlâ müminlere, namazdan efdal (faziletli) hiçbir şey vermemiştir. Eğer namazdan efdal bir ibadet olsaydı, en önce müminlere onu verirdi. Zira meleklerin kimi devamlı kıyamda (ayakta), kimi rükû’da, kimi secdede, kimi kâdededir (oturuştadır). Bunların cümlesini bir rekât namazda toplayıp, müminlere hediye verdi. Çünkü namaz, imanın başı, dinin direği ve İslam'ın kavli ve müminlerin miracıdır. Yer ve göğün nurudur. Cehennemden kurtarıcıdır.
Namaz,
Allahü Teâlâ’nın hoşnut olduğu bütün amellerin en faziletlisidir. Rızkın
bereketi, duanın kabulüdür. Kabirde ışıktır. Sıratı yıldırım gibi geçiricidir.
Cennette başa taçtır. İmanın başı, gözün nuru ve Cehennemden kurtarıcıdır.
[Miftahul Cenne]
Bir
mümin, namaz kılmaya başlayınca, Cennet kapıları açılır. Rabbiyle arasındaki
perdeler kalkar. Bu hâl, namaz bitinceye kadar devam eder. [Taberani]
Kıyamette
kulun ilk sorguya çekileceği ibadet, namazdır. Namazı düzgün ise, diğer
amelleri kabul edilir. Namazı düzgün değilse, hiçbir ameli kabul edilmez.
[Taberani]
Namaz kılan, kıyamette kurtulacak, kılmayan perişan
olur. [Taberani]
Namazı
doğru kılanın, ağaçtan yaprakların döküldüğü gibi günahları dökülür. [İ.Ahmed]
Beş
vakit namaz, sizden birinizin kapısının önünde akan nehir gibidir ki, o nehirde
her gün beş kere yıkansa o kimsede hiç kir kalmayacağı gibi, namazını devamlı
kılanlar da öylece günahlardan pak ve temiz olurlar.
Allah
buyuruyor ki,"Söz veriyorum ki, namazlarını vaktinde, doğru olarak kılana,
azab etmem, onu sorgu-suâle çekmeden Cennete koyarım" [Hakim]
Her
peygamberin ümmetine son nefeste vasiyeti namazdır. [Gunye]
Namaz,
çok önemli bir ibâdet olduğu için, namaz kılmayanın imanla ölmesi çok zayıf bir
ihtimaldir. Namaz kılmayanın kalbi kararır, diğer günahları işlemekten
çekinmez.
Cennetin anahtarı namazdır.
[Darimi]
En faziletli amel, vaktinde kılınan namazdır. [Ebu Davud]
Kalk namaz kıl, namaz elbette şifadır. [İ.Ahmed,
İ.Mace]
Namazın farz olduğuna inanıp, eksiksiz kılan, Cennete
gider. [Hâkim]
Ümmetimin
fesadı zamanında sünnetime yapışan, [yani Ehl-i sünnet olan] ve beş vakit
namazı cemaatle kılanın amel defterine her gün yüz şehit sevabı yazılır.
[İ.Nâsiruddin]
İman, namaz demektir.
Namazı itina ile, vaktine, sünnetine ve diğer şartlarına riayet ederek kılan,
mümindir. [İbni Neccar]
Namaz, her çeşit şükrü kendinde toplar) demişlerdir.
Büyük âlim Abdullah-i Dehlevi hazretleri de buyuruyor ki: Bütün
ibadetler namaz içinde toplanmıştır:
1-
Kur’an-ı kerim okumak,
2-
Tesbih söylemek [Sübhanallah demek],
3-
Rasulullah'a salavat söylemek [Salli barikleri okumak],
4-
Günahlara istiğfar etmek,
5-İhtiyaçları
yalnız Allahü Teâlâ’dan isteyerek Ona şükredip dua etmek [Fatiha okumak] namaz
içindedir. Daha başka ibadetler de vardır. Ağaçlar, otlar, namazda durur gibi
dik duruyorlar. Hayvanlar, rükû hâlinde, cansızlar da namazda oturur gibi yere
serilmişlerdir. Namaz kılan, bunların ibadetlerinin hepsini yapmaktadır.
(Mekatib-i şerife m. 85)
NAMAZLARINI KILMAYANIN
DURUMU
Namaz kılmayan, kıyamette, Allahü Teâlâ’yı kızgın
olarak bulur. [Bezzar]
Beş vakit namazı terk eden, Allah'ın hıfz ve
emanından mahrum olur. [İbni Mâce]
Namazı
kasten bırakanın ibadetleri kabul olmaz (faziletlerini elde edemez, yaparsa
vebali üzerinden kalkar) ve namaza başlayana kadar Allahü Teâlâ’nın
himayesinden uzak kalır. [Ebu Nuaym]
Kasten [mazeretsiz] namaz kılmayanın diğer amellerini
Allahü Teâlâ kabul etmez. Tevbe edinceye kadar da Allah’ın himayesinden uzak
olur. [İsfehani]
Hadîs-i
şerîfte, “Bir namazı, özürsüz olarak vaktinden sonra kılan, seksen hukbe
Cehennemde yanacaktır.” buyuruldu. Bir hukbe seksen senedir. Her senesi üç yüz
altmış gündür. Her günü, seksen dünya senesidir. (Mektubat M.266)
NOT: Günah olan, namaz kılmak değil, namazı kasten kılmayıp kazaya
bırakmaktır. Tevbe edip o namazı kaza ederse, cezadan kurtulur. Tevbe edip kaza
eden, hattâ kaza etmediği hâlde, şefaate yahut affa kavuşan cezadan kurtulur.
Namaz
kılmayanın Müslümanlığı, abdest almayanın namazı yoktur. [Bezzar]
Namaz dinin direğidir, terk eden
dinini yıkmış olur. [Beyheki]
Namaz
kılmayanın dini yoktur. [İbni Nasr]
Bizimle
kâfir arasındaki fark namazdır. Namazı terk eden kâfir olur. [Nesai]
Yukarıdaki hadis-i şerifleri, Ehl-i sünnet âlimleri şöyle
açıklamışlardır:
Dinimizde en büyük günahı işleyen kâfir olmaz. Bunun için
namaz kılmayana kâfir denmez. Fakat namaz, çok önemli bir ibadet olduğu için,
namaz kılmayanın imanla ölmesi çok zayıf bir ihtimaldir. Namaz kılmayanın kalbi
kararır, diğer günahları işlemekten çekinmez. Günahlar da insanı küfre
sürükler. Bazı âlimler, namaz kılmayanın kâfir olacağını bildirmişlerdir. Bu
bakımdan her ne şart altında olursa olsun muhakkak namazı kılmalı!
“Bir
kimse namaz kılmayı, zekât vermeyi vazife bilmez, farz olduğuna inanmaz,
bunları yerine getirmediği için üzülmez, günaha girdiğini bilmezse, kâfir olur”
demişlerdir. Yani Hanefî, Malikî ve Şafiî’de namaz kılmayan kâfir olmuyor,
ancak önem vermezse yine o mezheplerde de kâfir oluyor.
İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Namaz
kılmak ve diğer ibadetleri yapmak ancak müminlere kolay gelir. Kur'an-ı
kerimde, (İman ve ibadet etmek, müşriklere güç gelir) ve (Namaz kılmak
müminlere kolay gelir) buyurulmaktadır. Namaz kılmamak, iman zayıflığından
ileri gelir. İmanın kuvvetli olmasının alameti, dinimizin emirlerine severek
kolaylıkla uymaktır.(1/191,289)
Namaz kılmamanın
ne kadar büyük günah olduğunu bilen, ayakta duramayacak kadar hasta olsa bile,
mutlaka namaz kılar. Ateşin yaktığını bilen kimse, kendini nasıl ateşe atar?
Cehennemden kaçan, Cenneti isteyen namaz kılmaz mı? Hadis-i
şerifte, (Cenneti isteyip de, Allah’ın yasakladıklarından kaçınmayan, isteğinde
yalancıdır) ve (Cenneti isteyen, hayırlı işlere koşar, Cehennemden korkan,
haramlardan kaçar) buyuruluyor. (Beyheki)
NAMAZI DÜZGÜN KILMAK
Tadil-i
erkâna riayet etmek çoğu âlime göre farz bazısına göre ise vaciptir. Namazın
vaciplerinden biri bilerek terkedilirse, o namazı tekrar kılmak vacip olur.
Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
Hırsızların en büyüğü, namazından çalandır. Yani
namazın erkânına riayet etmez, rükû ve secdelerini hakkiyle yerine getirmez.
[Vesilet-ün Necat]
Herkesin namazında, kalbin hazır olduğu kısımlar yazılır.
Kalbin hazır olmadığı namaza, Allahü Teâlâ nazar etmez. [Vesilet-ün Necat]
İmam-ı Gazali “rahmetullahi aleyh” buyuruyor ki:
Resul-i
Ekrem “sallallahü aleyhi ve sellem” (Namazın ancak, gönül hazır olduğu yeri
sevab olarak yazılır, gerisi yazılmaz) buyurmuştur. Bunun için namazın cemaatle
kılınması lüzumunun hikmeti ve fazileti çok olduğunun sebebi budur ki,
cemaatten herbirinin gönlü hazır olduğu yerler toplanırsa, belki bir kâmil
namaz olup, dergâha yükselir. Veya cemaatten birinin namazı makbul olursa, onun
hürmetine diğerlerinin namazları da makbul olur. Bir kişinin haccı makbul olmakla
bütün hacıların haccı makbul olduğu gibidir.
NAMAZI
CEMAATLE KILMAK
Farz olan beş vakit namazını, cemaatle kılan kimse, sırat
köprüsünü parlak bir şimşek gibi geçenlerin ilki olacaktır. Ve sabikun olan ilk
zümreyle Allahü Teâlâ onu haşr eder. Ve onun için her gün ve gecede bir koruyucu
melek vardır. Ve Allahü Teâlâ yolunda öldürülen bin şehit sevabı ona verilir.
Karanlıkta
mescitlere yürüyerek giden, Allahü Teâlâ’nın rahmeti içinde yüzücüdür. Hak
sübhanehü ve teâlâ, cemaatle namazı kılıp, sonra hacetini dileyen kulundan,
duasından ayrılmadan önce isteklerini vermemeye hayâ eder.
Münafıklara
en ağır gelen namaz, yatsı ile sabah namazını cemaatle kılmaktır. Bunlardaki
ecri (sevabını) bilen, sürünerek de olsa, cemaate gelir.[Buharî]
Namazda
kıyamda [yalnız kılarken] uzun okumak, ölüm anındaki şiddeti azaltır. Her
uzvunu temizleyerek, mükemmel surette, mükemmel bir güzellikte abdest alıp,
namaz kılmak maksadıyla mescide hazır olan kimse, elbette müjdelenir. Evinde
kılan o namazın sevabına kavuşur. Eğer yakınındaki mescitte eda ederse, 25
namazın sevabı verilir. Eğer Cuma namazı kılınan mescitte eda ederse 500,
Mescid-i Aksa'da eda ederse 5 bin, Mescid-i Nebevi’de eda ederse 50 bin,
Mescid-i Haram’da eda ederse 100 bin namaz sevabı verilir. Eda ederken onun
edeplerinden bir edebi terk etmeye bile razı olmamalı.
NAMAZI
KAZAYA BIRAKMAK
Amellerin
en efdali vaktinin evvelinde kılınan namazdır.
Namazlarını
Bilerek Emekliliğe Bırakanın Durumu;
Hep
genç kalsa, emekli olunca kazalarını rahatça ödese bile, ibadetlerini kazaya
bırakıp geciktirdiği için haram işlemiş olur. Bir de, bir ibadeti zamanında
yapmakla, kazasını ödemek arasında sevab bakımından dağlar kadar fark vardır.
Namaz vakitli ibadettir. Vaktinde kılmak gerekir. Bir vakit namazı kazaya
bırakmak, çok büyük günahtır. Kaza edilse bile günahı affolmaz. Ayrıca tevbe
etmek gerekir.
Emekli
olunca, kazalarını ödeyebilen sadece azaptan kurtulur, ama namazdan ve oruçtan
hâsıl olacak büyük sevaba kavuşamaz. Kurban kesmeyip kazasını yapan, yani
değerini sonra veren kimse de, sadece azaptan kurtulur, kurban kesme sevabına
kavuşamaz.
Namazı,
kazaya bırakmak büyük günah olduğu gibi, kazasını geciktirmek de büyük
günahtır. Bu büyük günah, kaza kılacak kadar zaman geçince, bir misli artar.
Kaza etmeyi geciktirince de, tevbe etmek farz olur. (S. Ebediyye)
YAZIKLAR
OLSUN NAMAZ KILANLARA Kİ ONLAR
Namazını
kayırmaz. Yani vaktinde kılmaz. Cemaati kaçırır. Birinci tekbire yetişmez.
Tadil-i erkâna ve adaba riayet eylemez. Allahü Teâlâ’nın hazır ve nazırlığını
anlamaz. Kur’an-ı kerimin mânasını düşünmez. Bu gibi hususlara riayet
etmeyenler, namazı hiç kılmayanlar gibi, Kıyamet gününde ilahi azaba hazır
olsunlar.
Namazsız din olmaz
İş arasında namaz kılanlardan olma sen,
Mahşer günü saçını yolanlardan olma sen.
Allah’ın her emrini öne almalı kişi,
Önce namazı kılıp sonra yapmalı işi.
İş önce gelir diye namazları aksatma,
Önce namazını kıl, dini dünyaya satma.
Direksiz bina olmaz, direk varsa yıkılmaz,
Namaz dinde direktir, namazsız İslam olmaz.
Vücutta baş ne ise, öyledir dinde namaz,
Başsız vücut olmazsa, namazsız da din olmaz.
Başsız beden yürüse korku kaplar insanı,
Başsız
görür evliya da namaz kılmayanı.
Dünyada olan
altı azap:
1- Namaz
kılmayanın ömründe bereket olmaz.
2- Allahü Teâlâ’nın
sevdiği kimselerin güzelliği, sevimliliği kendine kalmaz.
3- Hiçbir
iyiliğine sevap verilmez. (faziletilerini elde edemez.)
4- Duâları
kabûl olmaz.
5- Onu kimse
sevmez.
6-
Müslümanların birbirlerine yaptıkları iyi duâlarının buna faydası olmaz.
Ölürken
çekeceği azaplar:
1- Zelîl, kötü,
çirkin can verir.
2- Aç olarak
ölür.
3- Çok su içse
de, susuzluk acısı ile ölür.
Mezarda
çekeceği acılar:
1- Kabir onu
sıkar. Kemikleri birbirine geçer.
2- Kabri
Cehennem ateşi ile doldurulur. Gece, gündüz onu yakar.
Cehennem ateşi
dünya ateşine benzemez.
3- Allahü Teâlâ,
kabrine çok büyük yılan gönderir. Dünya yılanlarına benzemez. Her gün, her
namaz vaktinde onu sokar. Bir an bırakmaz.
Kıyâmette
çekeceği azaplar:
1- Cehenneme
sürükleyen azap melekleri yanından ayrılmaz.
2- Allahü Teâlâ,
onu kızgın olarak karşılar.
3- Hesâbı çok
çetin olup, Cehenneme atılır.
HERKESİN
OKUMASINA VESİLE OLMAK İÇİN PAYLAŞALIM
Elhamdülillah
YanıtlaSilElhamdülillah
YanıtlaSilElhamdülillah
YanıtlaSil